Mevcut ekonomik konjonktür, kalıcı kullanımlı varlıklara yatırım yapmak yerine paranın değerini korumak amacıyla uzun vadeli yatırım araçlarına yönelmeyi tetiklemiştir. Elektronik eşya perakendesindeki yansıma, yenilenmiş cihaz pazarının ve kiralamanın önünü açtı.
Bu oran şu anda Türkiye’de yüzde 1 civarında. Ancak bu sayının 2026 yılına kadar yüzde 15’e çıkması bekleniyor. . Döngüsel ekonomiye sağladığı katkı ve uygun fiyatı nedeniyle son yıllarda tüketicilerden yoğun ilgi gören yenilenmiş telefon pazarının, mevcut ekonomik tablo nedeniyle daha da ivme kazanması bekleniyor. Yenilenen cihazlar, cihaz yenileme dönemleri dikkate alındığında daha fazla yüklü eski modellerden oluşmaktadır. Bu noktada son teknolojiyi kullanmak isteyen kullanıcılar ve firmalar için en değerli durak Kiralama seçeneği olmuştur.
Kiralabunu Kurucu Ortağı Sinan Ventura da kiralama eğiliminin kullanıcılara yüzde 55’in üzerindeki enflasyonda yüzde 35’in üzerinde tasarruf sağladığının altını çizerek, “Bugünün koşullarında kiralama talebi patladı. Tüketiciler paralarını 10 bin TL’lik telefonlara yatırmak yerine artık farklı yatırımlara yöneliyor ve bunu enflasyon karşılığı 16 bin TL’ye çıkarıyor. Bu durumda aydan aya 500 TL ve yılda sadece 6 bin TL kiralayarak ürünü kullanır ve sermayesiyle kalır.”söz konusu.
“TELEFON LÜKS DEĞİL İHTİYAÇTIR”
Telefonun artık tüketiciler nezdinde baskın bir ihtiyaç olarak görüldüğüne dikkat çeken Ventura şunları söyledi; Spekülasyonların, krizlerin ve artış söylentilerinin etkisiyle departmandaki hareketliliğin arttığını belirtiyor.
Ventura, artan işlerin ve döviz kurundaki oynaklığın geleceğe dair duyumların tüketicileri cihaz değiştirme/alma kararını gündeme getirmesine dikkat çekiyor.
